Spor Bilimleri ve Türkiye’de Sporcu Gelişimi neden kötü?
Aslında bu açıklama ve sorunun cevabı çok basit. Türkiye’de hükümet ve devletin teknoloji acizliği yıllardır ortada. Bu yüzden gelişmiyor yada geliştirilmiyor diyebilirim.
Eski bir Profesyonel Espor oyuncusu ve Yarı Profesyonel Basketbol oyuncusu olarak şunu itiraf edebilirim: Gençlerimize okullarda, spor kulüplerinde, akademilerde, üniversitelerde spor eğitimleri maalesef “Egzersiz” kategorisinde gerçekleştiriliyor.
Tarihçeye bakacak olursak aslında Türkiye’de genel anlamda sporcu potansiyelimiz ciddi anlamda yüksek ve özellikle dünyayı sallayacak ölçüde sporcu yetiştirme ve fizyolojik olarak potansiyeli en yüksek ülkelerin başında geldiğimizi net bir şekilde söyleyebilirim. Ancak maalesef bu oranımızın yüksek olmasını sadece potansiyelin %0,8’i başarılı olarak mücadelelerini gerçekleştiriyor. Hidayet Türkoğlu, Kenan Sofuoğlu, Emre Belözoğlu, Elvan Abbylegesse, Mehmet Okur, Özür Eker ve pek çok kişiyi yazabilirim. Ama bu potansiyelde kaybolanların oranı, ortaya çıkanların en az 5 katı dersem ne düşünürsünüz?
Aslında bununla ilgili çok bilgi birikimine sahip, yıllarını spora adamış, kendini milliyetçi duygularla ülkemize başarı sağlatmak isteyen antrenör, koç, diyetisyen vs. aklınıza hangi ünvan gelirse var. Bir kısmı görünebiliyor bir kısmı ise sessin şekilde yaşam mücadelelerini veren bu kişiler, aslında imkan verilmesi söz konusu olduğunda kısa, orta ve uzun vadelerde büyük sporcular yetiştirebilecek kişiler. Bunlardan biri de değerli antrenörüm Science of Sports şirketinin kurucu ortağı Serkan Karayel.
Serkan Karayel aslında, benim basketbolda başarılı ilerleyişime yol veren en değerli hocamdı diyebilirim. Diğer antrenörlerim yalandan 2 kelam edip pohpohlarken, Serkan hocam daha iyi olmam konusunda sürekli farklı şeyler açıklardı ve çok feyz alırdım. Yıllar sonrada bu spor bilimi sürecinin ilerlemeyen sürecini herkese anlatmak için benim gerçekleştirmiş olduğum “Dertleşiyoruz” programıma geçtiğimiz günlerde konuk oldu. İzlemek ve bu konuda öğrenmek isteyenler aşağıdaki linkten programın başlangıcını izleyebilirsiniz. İlerleyen süreçlerde Serkan Hoca ve diğer pek çok Spor bilimine kendini adamış Antrenörlerimiz ile programlarımızı arttıracağımızı söyleyebilirim.
Şimdi diyeceksiniz ki sporcu yetiştiriyoruz büyük sporcularımız var. Tamam var doğru ama bu sporcular yurtdışında daha dirayetli ve güçlü kalabiliyorken neden bizim sporcular kötürüm kalmış yada sürekli sakatlık yaşayarak olumsuzluklar yaşıyor hiç düşündünüz mü? Düşünmediğinizi biliyorum ve aslında haklısınız, çünkü sporcunun yapması gereken antrenman süreçlerini çoğu kimse bilmiyor, nasıl olması gerektiğini de bilmiyor. Bu bilimden geçtiğini anlamayıp hurafe çok bilmiş hacı hocaları dinlemek ülkemizdekilerin daha çok işine geliyor. Çünkü Bilim demek OKUMAK demektir, Bilim demek ARAŞTIRMAK demektir, Bilim demek MERAK ETMEK demektir, Bilim demek SORGULAMAK demektir. Bunları toplumumuzdan beklemek büyük haksızlık olur
Detayları aslında videoda anlatıyoruz ama ben yine de söylemek istiyorum. Sporcu yetiştirmek için Üniversiteler, Kolejler, Devlet Okulları, Hükümet, Belediyeler ve Spor Kulüpleri, Bilime ve Teknolojiye yatırım yapmalı. Şu dönemde su, hava ve gıda ne kadar olmazsa olmazlar içerisinde ise, Teknoloji de aynı şekilde artık vazgeçilmezimiz oldu. Dolayısı ile rant sağlamak için boş pazarlama vaatleri vermek yerine istatistik ve realite süreçlerine artık geçmeleri gerekiyor.
Spor Bilimleri programlarının devamlarını getireceğimizi tekrardan hatırlatmak isterim.
Spor hayatınızın her anında, çocuklarınıza bırakcağınız mirasınız olsun.
Eski Sporcu, Espor Danışmanı ve Menajeri